Biz insanlarımızı bölerken her sorunun sebebinin paradan olduğunu aslında paranın sanki seçme şansı varmışta bize hiç uğramıyormuş gibi gösterdi büyüklerimiz.Hiç kimse anlatmadı bize işlerin aslında nasıl yürümesi gerektiğini.Büyük gelişmiş ülkelerin torpilli olduğunu ve bizim o seviyeye ulaşamayacağımızı anlattılar ve Türkiye'nin her bir karışını buna göre dizayn ettiler buna göre doktor,mühendis,mimar vs yetiştirdi bu ülke.Şimdi ise bizim o ülkelerden daha iyi olduğumuzu iddia ediyorlar.Ekonomimizin çok güçlü olduğunu ve kriz miriz dinlemeyeceğini anlatıp durdular.Bir ara dünyanın yeni lideri mi olacağız diye sormaya başladı insanlarımız.Çünkü her şey mükemmel gidiyordu öyle söylüyordu yukarıdakiler aşağıdakilere.
Ama bugün pek çok insana sorsanız ekonomi nedir ? ekonomik kriz nedir , nasıl oluşur ? Ya bilmiyorum diyecek ya da kendini atış poligonun da hissedip şöyle güzel bir atış yapacak.
İşte kriz aslında burada başlıyor.Sömürülmeye hazır bir şekilde bekleyen halk.Etrafta yarasa kılıklı herif çok ama gönül isterdi ki onlara karşı duracak bir Batman gerçekte var olabilse ama ne yazık ki.Zaten olsa da bize vurmaz öyle bir güzellik.
Kriz aslında basit olarak; ya arzın talebi karşılayamamasıdır ya da tam tersi talebin arzı karşılayamamasıdır.Buna ek olarak doğal afetler,spekülasyonlar,savaşları da ekleyebiliriz.Temel olarak bu şekilde.Ekonomi para idaresinin gereğinden ortaya çıkmış bir şeydir.Alışverişe gittiğimizde evde ki maaşınıza göre ihtiyaçlarınızı dengelemeye çalışmanız ekonomi yaptığınızı gösterir.Yani ekonomiden anlamak için üniversiteler masterlara gerek yok.
Ülkenin hazinesini güçlendirmek için pek çok özelleştirme yapıldı ki yeni atılımlar yapalım diye.Sizlere sorarım son 10 yılda Türkiye'nin dünya sanayisinde hangi öncü atılımı gerçekleştirdiğini gördünüz cevaplayın bakalım.Hiç.Üretim bazında bazı gelişmeler olabilir ama alım gücü düşmüş bir halka karşı hiç şansınız yoktur.Devlet bir yandan yatırımcıyı desteklemeye çalışırken bir yanda alım gücünü düşürdü.Vergiler aldı başını gitti.İşsizliği sayılarda azaltmaya çalışırken şişirilmiş sektörler de işe alım yaptırıldı.Sosyal güvenlikte işçiyle işverenin payı neredeyse aynı halbuki devletin en büyük sosyal içerikli ödeneği bu yönde yapması işvereni ve işçiyi bu yönde desteklemesi gerekirken şimdide karşımıza yeni kıdem tazminatı yasasıyla bir fon çıkarıldı.Devletimizin kasasında bu fonla 77 Milyon TL girecek.Dünyanın emlakçısı Ali Ağoğulları türedi etti memleketin her yerine fidan gibi koca koca binalar dikti ama alıcısı yok.Kim alabilir ki ? Nasıl alsın o fiyatlara ? Sonradan başbakan çıksın araba falan alacağına ev al desin.Biz senin ekonomine laf söyleyince nasıl parlıyorsun bak sen bizim harcamalarımıza yön vermeye çalışıyorsun.Sırf cari açığı kapatmak için yabancı kaynaklı ürünlerde vergileri kaldırdılar.Ki aynı hükümet kriz zamanı vergi indirimine gitmişti.Durum bundan ibaret işte ama son bir şey daha eğer gelir - vergi oranlarına bakarsak her şey felaket;
En basit örnek size;
Ülkemizde de merinos halı diye tabir ettiğimiz akrilik halı türünü bilirsiniz.Yünlü bir yüzeyi vardır.Normalde bunun üretimi ülkemizi düşününce oldukça düşük fiyatlarda alıcını bulması beklenir ama öyle değil.
Amerika da ki bir mağaza çalışanı aldığı maaşın %9 ile böyle bir ürünü peşin parayla alabilirken ülkemizde aynı sektörde ve pozisyonda çalışan kişi maaşının tam %33'yle alabiliyor.İşte size Adalet.O ülkede kriz vardı biz de yoktu işte asıl ekonomik kriz.Önemli olan kriz yaşamamak değil ekonomini sağlamlaştırmak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz...